|
|
HU
DESTUR YA HZ. GAVS-I AZAM ABDULKADİR-İ
GEYLANİ (KSA) |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Cismani ruhun
cesetteki yeri sinedir.
Zahiri duygularla beraberdir.
Onun metaı, şeriattır. Yaptığı
iş, Allah'ın (CC) emri olan
farzlardır. Allah-ü
Teala (CC) o emirleri ile,
zahirdeki ahkamı düzenlemiştir.
O ruh farzları eda ederken,
şirk ehli olma. Çünkü
Allah-ü Teala (CC)
onun için şöyle
buyurdu: "O yaptığı
ibadette Rabbına (CC) şirk
koşmasın." (Kehf S.
A.110) Allah
(CC) birdir, bir'i sever.
Yani, ibadetin yalnız kendine
has olmasını ister. Dahası
var, ameller gösterişsiz
olmalı... Duysunlar diye
yapılmamalı. Sonra yapılan
ibadetin dünyada iken
kârı gözetilmemelidir. |
|
|
|
|
|
|
|
Onların Tasavvuf
Ehli olarak
ad almalarına yegane sebep,
iç alemlerini tevhid
ve marifet nuru ile aydın
kıldıkları içindir.
İkinci sebep de, Ashab-ı
Suffa'ya (RA) intisapları.
İlk zamanlarında koyun postu
giydikleri için de
olabilir. Orta halde olanlar
koyun postundan elbise giyer.
Tasavvufun son devresine
gelenler de eski, yamalı
libasa bürünür.
Dış halleri böyle olduğu
gibi, iç alemleri
de aynıdır... Yemek, içmek
işlerinde de mertebe takib
ederler. Mecma tefsirinde
denir ki: Marifet ehli yumuşak
ve narin olmalı... Çünkü
onlar, insanların uğrak
ve durak yerleridirler... |
|
|
|
|
|
|
|
Bu görüş
iki çeşittir. Biri
öbür alemde vasıtasız
olarak Cemâl sıfatının
tecellisini görmek.
Öbürü de,
kalb aynası delaletiyle
bu alemde ilahî sıfatların
tecellisine ermek... Cemâl
nurlarının tecellisi olarak,
bu sıfatlar Fuad -kalb-
gözüyle gölülür.
Bu görüşü
Allah-ü Teala (CC)
şu Ayet-i Kerime ile bildirmektedir:
"Kalb -Fuad- gördüğünü
yalanlamadı." (Necm
S. A.11) İlahî tecellilerin
görünüşü
üzerine Peygamber (SAV)
Efendimizin buyurduğu şu
Hadis-i Şerif önemlidir:
"Mü'min, Mü'min'in
(CC) aynasıdır." Burada
anılan, birinci müminin
kalbi olup, ikincisinden
de bizzat Allah-ü Teala
(CC) murad edilmektedir. |
|
|
|
|
|
|
|
Bu zümreye
neden SOFİYE
adı verildi? Hikmeti
ne ola? Bu kısımda bundan
bahsedeceğiz... Bazıları
der ki: Onlar yün elbise
giyer de ondan... Yahut,
kalblerini dünya sıkıntısından
aldılar da ondan... Yahut
kalblerini Allah'ın (CC)
zatından gayrı her sıfattan
temiz ettiler de ondan...
Bazıları diyorlar ki: Onlar
kıyamet günü yakınlık
aleminin ilk safında dururlar
da ondan... Gerçekte
alem dörttür.
Mülk alemi, melekût
alemi, ceberût alemi,
lahût alemi ki bu,
hakikat alemidir. Keza,
ilim de dörttür:
Şeriat ilmi, tarikat ilmi,
marifet ilmi, hakikat ilmi... |
|
|
|
|
|
|
|
www.GAVSULAZAM.de
© 2003-2005 •
Her Hakkı Mahfuzdur.. |
|