Halvet halinin; kendine has
okunması gereken duası, virdi vardır.
Bu yolu tutan zata gerekir ki:
Duaları ve virdi okumaya oturduğu zaman oruçlu buluna… imkan olduğu takdirde
terk etmeye…
Beş vakit namazı cemaatla
kılması icab eder. Vaktinde ve mescitte kılmalı. Namazı kılarken sünnetlerine,
şartlarına, erkanına, usulüne riayet etmeli.
Her gece yarısından sonra
teheccüd olarak tarif edilen oniki rekat namaz kılmalı. Bu namazın her iki
rekatında selam verilir. Çünkü Peygamber (SAV) Efendimiz:
“Gece namazları ikişer - ikişer kılınır…”
Buyurdu. Sonra, üç rekat vitir
namazı kılmalı.
Teheccüd namazı için Allah-ü
Teala (CC) şöyle buyurur:
“Gecenin bir kısmını ibadetle geçirir; bu, sana mahsustur.”
Diğer Ayet-i Kerimede ise, gece
namazına kalkanlar övülür:
“Onların yanı yataktan ayrılır ve yaradanlarına dua ibadet ederler.”
Gün doğduktan sonra; iki
rekat, istiaze namazı kılınmalı. Birinci rekatında Felak suresini; ikincide Nas
suresini okumalı.
Bundan sonra, iki rekat istihare
namazı kılmalı. Her rekatında birer defa Fatiha ile Ayet-el Kürsî’yi; yedi defa
da İhlas suresini okumalı.
Sonra, altı rekat duha namazı
kılmalı ve Fatiha’dan sonra arzu edilen sure okunmalı.
Bunu kıldıktan sonra iki rekat
da üzerine sıçramış olması muhtemel necaset için kefaret namazı kılar. Her
rekatında bir defa Fatiha suresini, yedi defa da Kevser suresini okumalı. Bu
sakınaamadığı necaset için kefaret olur ve kabir azabından kurtulur. Bu hususta
Peygamber (SAV) Efendimizin bir Hadis-i Şerifi vardır:
“Küçük su dokunurken sıçramasına dikkat ediniz; çünkü o kabir azabı için
bir işarettir.”
Sonra, dört rekat yine
kılmalı. Hanefi mezhebinde ise, dört rekatını birden kılar. Şafii olduğu
takdirde yalnız iki rekat kılar. Bu şart gündüz içindir, gece için şafii ve
hanefi aynıdır; iki-iki kılarlar. Buna tesbih namazı derler.
Hanefi mezhebine göre tesbih
namazının tarifi şöyledir: Gündüz kılıyorsa, dört rekat tesbih namazı kılmaya
nivet eder. Sonra ilk tekbiri alır. Sübhaneke’yi okur, yahut, teveccüh ayetini…
Sonra onbeş defa tesbih okur:
“Sübhânellahi Velhamdü Lillâhi Ve Lâ İlâhe İllallâhü Vallâhü Ekber Ve Lâ Havle
Ve Lâ Kuvvete İllâ Billâhil ‘Aliyyül ‘Azîm.”
Manası şöyledir:
“Allah (CC) sübhandır, hamd O’na (CC) hastır. Allah’tan (CC) başka ilah
yoktur ve en büyük Allah’tır (CC). Allah’tan (CC) başkasında güç kuvvet yoktur,
O (CC) yüce azimdir.”
Bu tesbihten sonra Fatiha suresini
ve dilediği ayet veya sureyi okur. Bakara suresinin son iki ayetini okusa da
olur. Bundan sonra yukarıda zikri geçen tesbihi, on defa yine söyler. Rükuya
varır; rüku tesbihini üç defa söyledikten sonra, on defa aynı tesbihi tekrar
eder. Rükudan doğrulunca yine on defa söyler. Secdeye varır, secde tesbihinden
sonra on defa okunur. Secdeden kalkar, on defa yine okur. İkinci secdeye gider,
secde tesbihinden sonra yine on defa okur.
Birinci rekat böyle tamam
olunca; ikinci rekata kalkar. Birinci rekatta olduğu gibi yapar; bitince
tahiyyata oturur. Geri kalan üç ve dördüncü rekatı da aynı minval üzere kılar.
Böylece dört rekat namaz kılınmış, her rekatında yetmişbeş tesbih okunmuş olur;
toplamı, üç yüz tesbih eder.
Şafii mezhebinde namaz farksız
olup yalnız niyette az değişiklik vardır. Niyeti, ister gece, ister gündüz
olsun; iki rekat kılmaya niyet eder. İlk ikisi bitince sonuncuya niyetlenir.
İlk tekbiri aldıktan sonra, sübhanekeyi okumaz, teveccüh ayetini okur. Tesbihleri
Hanefi bahsinde tarif ettiğimiz gibi, okur.
Halveti yolunu tutan herkesin
bu namazı kılması., icab eder. İmkan olduğu takdirde her gün; olmazsa, her
cuma; olmazsa, her ay; olmazsa, yılda bir defa; hiç olmazsa, ömürde bir defa
kılınmalı… Çünkü Hz. Peygamber (SAV) Efendimiz, amcası Abbas (RA) Hz.leri’ne
şöyle anlattı:
“Bu namazı kılanın bütün günahlarını Allah bağışlar; isterse kum taneleri
sayısınca, isterse semadaki yıldızlar
kadar ve isterse, yeryüzünde olanların
sayısı kadar olsun.”
Bu yolu tutan kimse hergün Seyfi
duasını bir veya iki defa okumalı… Ve hergün ikiyüz ayet kadar Kur’an’dan
okumalıdır.
Bundan sonra; aşikar olarak
Allah’ı (CC)anar. Gizli zikrin ehli ise,
gizli olarak anar.
Gizli zikir, kalb hayatı
bulunduktan sonra başlar; bu zikirde dil, sır lisanıdır. Herkes istidadına
göre, Allah-ü Teala’yı (CC) anar. Bir Ayet-i Kerimede şöyle buyurulur:
“Allah’ı (CC), verdiği hidayete göre anınız.”
Yani: Kendi zikir kabiliyetinize göre… demektir.
Ayrıca, her zikir makamının
ismi ve edası vardır ki; ehli anlar.
Hergün yüz defa ihlas
suresini, yüz defa da Peygamber (SAV) Efendimize salavat okumalı. Ve şu duayı
da ayrıca yüz defa okumak icab eder:
“Estağfirullah el ‘azîm, Lâ İlahe Hüvel Hayyül Kayyûm, Mimmâ Kaddemtü vemâ ahhertü
vemâ a’lentü vemâ estertü vemâ esreftü vemâ Ente A’lemü bihî minni Entel
Mükaddimü ve Ente ‘Alâ külli şey’in Kadîr.”
Manası: Yüce ve azim olan ve ondan başka ilah olmayan, Hay ve Kayyum olan Allah’tan
(CC) mağrifet taleb ediyorum. Gelmiş ve gelecek günahlarımın, gizli ve aşikar
işlediğim hatanın, affını diliyorum. İsraf ettiğim zaman için de bağış
diliyorum. Benim hatalarımı benden daha iyi bilirsin. Önce getiren sonraya
bırakan sensin. Ve sen herşeye kadirsin…
Anlatılan namaz, tesbih,
salavat, istiğfar ve duadan sonra istediği kadar nafile namaz kılar ve Kur’an
okur.
www.GAVSULAZAM.de
|