KONULAR
 

 

Tasavvuf - Tarikat Nedir?

Tasavvufun Temeli

Tasavvufun Esası

Tasavvufta Gaye

Tasavvufun İnsana Tesiri

Tasavvufu İnkarın Hükmü

Tasavvuf İle İlgili Fetvalar

Ayetlerde Tasavvuf

Hadis-i Kudsilerde Tasavvuf

Hadis-i Şeriflerde Tasavvuf

Tasavvufun On Esası

Tarikatların Doğuşu

Tarikatlar İki Kısımdır

Tarikata Niçin Girilir?

Tarikata Girmek İsteyenlere...

Tarikat-Şeriat Münasebeti

"HU" Ve Açıklaması

Seyr-i Sülûk Nedir?

Rabita Nedir?

Tarikatta Rabita

Rabıta Çeşitleri

Rabıtaya Karşı Çıkmanın Hükmü

Semanın Hakikatı

Nefsin Yaratılışı

Nefis Mertebeleri

 

 

 


 

Tasavvuf ıstılahında seyr, cehaletten ilme, kötü huylardan güzel ahlaka, kulun fanî varlığınıdan Hakk'ın varlığına yönelmektir. Seyr-i sülûk etmek, Enbiya-i izam Hazeratı’nın Sünnet-i Seniyye ve yüksek ahlaklarından ve büyük evliyanın son hallerindendir.

 

 

 

 

TARİKATLAR İKİ KISIMDIR

 

Tarikatları iki kısımda toplamak mümkündür:

1.  Yüksek sesle zikir (zikri cehri) yapan tarikatlar: Bu yolda İmam-ı Ali (KV) Hz.leri ve on iki imam vasıtası ile gelmiş ve kıyamete kadar devam edecektir.

2.  Sessiz zikir (zikri hafi) yapan tarikatlar: Bu yol, Ebubekir (RA) Hz.leri’nden gelmiş olup mürşidlerinin adına göre isim alıp çeşitli kollara ayrılıp zamanımıza kadar gelmiş ve kıyamete kadar da devam edecektir.

Tarikat: Zikir ile Allah-ü Teala Hz.lerine kavuşma yoludur. Zikir, Allah-ü Teala (CC) Hz.leri’ni hatırlamak demektir. Her sözünde ve her işinde O’nun (CC) emirlerine sımsıkı sarılmak, yasaklarından kaçmaktır. İnsanı Allah-ü Teala (CC) Hz.leri’ne kavuşturan yollar ikidir;

1. “Nübüvvet yolu”: Peygamberlerin yakınlığı olup insanı aslın aslına ulaştırır.

2.  “Velayet Yoludur”: Kutuplar, Evtad ve bütün Evliya hep bu yoldan kavuşmuşlardır. Bu yol sülûk yoludur. Evliyanın cezbeleri de bu yolun cezbeleridir. Bu yoldan kavuşanlar birbirlerine vasıta ve perde olurlar. Bu yoldan vasıl olanların önderi ve en üstünleri ve ötekilere vasıta olanı ilmin kapıcısı İmam-ı Ali (KV) Hz.leri’dir. Bu yolda gelen feyzlerin kaynağı olur. Resülullah (SAV) Efendimiz’den gelen feyzler marifetler hep O’nun (KV) vasıtası ile gelir. Fatımatüzzehra (RA) Hz.leri ve İmam-ı Hasan (RA) ile İmam-ı Hüseyin (RA) Hz.leri bu makamda, İmam-i Ali (KV) Hz.leri ile ortaktırlar. İmam-ı Ali (KV) Hz.leri dünyaya gelmeden önce de bu makamda idi. Vefat ettikten sonra da bu yolda her veliye gelen feyzler, hidayetler yine O’nun (KV) vasıtası ile gelmektedir. Çünkü kendisi bu yolun en yüksek noktasında bulunuyor. Bu makamın sahibi Nebiler Nebisi (SAV) Efendimiz’den sonra O’dur (KV). O’ndan (KV) yayılan feyzler, İmam-ı Hasan (RA) ve İmam-ı Hüseyin (RA) Hz.leri vasıtası ile geldi. Daha Oniki İmam’dan (RA) sağ olanları da vasıta oldular. Bunlardan sonra gelen evliyaya feyzler bu Oniki İmam vasıtası ile geldi.

Abdulkadir- Geylani (KSA) Hz.leri, dünyaya gelip veli oluncaya kadar hep böyle idi. Bu da bu vazifeye kavuştu. Ondan sonra gelen bütün evliyaya Oniki İmam’dan (RA) feyzler ve bereketler, Pir Abdulkadir-i Geylani (KSA) Hz.leri’nin vasıtası ile geldi. Kıyamete kadar böyle devam edecektir. Başka hiç bir veli bu makama kavuşamadı. Bunun içindir ki: “Önceki velilerin güneşleri battı, bizim güneşimiz ufuk üzerinde sonsuz kalacak, hiç batmayacaktır.” buyurmuştur.

Pir Abdulkadir-i Geylani (KSA) Hz.leri’ne Oniki İmam (RA) Efendilerimiz’in vazifeleri verilmiştir. Rüşt ve hidayete vasıta olmuştur. Kıyamete kadar her veliye feyzler O’nun (KSA) vasıtası ile gelecektir. Abdulkadir-i Geylani (KSA) Hz.leri’nin bu vasfından dolayı O’na (KSA) “Gavsul Azam” denilmiştir.[1]

www.GAVSULAZAM.de


[1] İmam-ı Rabbani (RA) Hz.leri’nin “Mektubat” adlı eseri. Cild3. S.123

 
   

 

©2003 - 2004  Gavsulazam.de       Her hakkı mahfuzdur...