|
Biri kalkıp da:
“Peygamberlerden veya velilerden birini seven ve onlara kalbini bağlayan
müridin, iki kaşının ortasında onların suret ve şekillerini veya ruhaniyyetlerini
tahayyül etmesi, onların hereket, söz ve davranışlarını düşünüp, kendisine yön
vermeye çalışması tabi ve zaruri iken, buna karşı çıkan birinin, adı geçen
şekilde yapılan rabıta puttur. Enbiya ve evliyaya muhabbet ve onlara kalbi
bağlamak, bu irtibat ile onlardan feyz almaya çalışmak caiz değildir. Böyle
rabıta yapanlar kafirdir.” dese, böyle bir kimseye şeran lazım gelen şudur:
İtikatını yenilemesi gerektiği gibi, şeran tedibi ve imanını tazelemesi
gerekir. Çünkü “Bir müslümana kafirdir diyen kafirdir” buyurulmuştur.
Sevdiğinin şeklini, suretini ve hayalini, iki kaşının ortasında farzetme ve onu
orada tahayyül etmek, ibadetin ta kendisidir. Dünyevi olsun, uhrevi olsun
birini seven her aşıkın tavrı budur. Sevgi ve rabıta en kestirme bir yoldur.
Rabıtayı isbat
eden açık delilerden biri de: “Allah (CC) ve melekleri Peygambere (SAV) salat
etmekte, O’nun (SAV) şerefini gözetmeye, şanını yüceltmeye özen göstermektedir.
Ey inananlar! Siz de O'na (SAV) salat getirin. (‘Allahümme salli ala Muhammed’
diyerek) şanını yüceltmeye özen gösterin.”
Burada Hz. Peygamber (SAV) Efendimiz’e selattan maksat, üzerinize Rahmet-i
İlahi’yi celbetmek, O’nun (SAV) bir vesile ve yol gösterici olmasını taleb
etmektir. Hz. Peygamber (SAV) Efendimiz’e selat getirmek, ledünni ilimleri ve
ilahi maarifetleri O'nun (SAV) yüce ruhaniyetinden elde etmek için bir feyz
yoludur. Böylece Hz. Peygamber (SAV) ile kendisinden feyz almak isteyen
arasında Selat-ü Selam ile ruhani bir bağ kurulmuş olur. Bu alaka manevi olduğu
için ikisi arasındaki böyle bir ilginin uyandırılması gerekir. Bu yüzden Hz.
Peygamber (SAV) Efendimiz’e Selat-ü Selam getirmek emredilmiştir. O'na (SAV)
selat getiren ve selam edenin, O'na (SAV) yönelmesi, O'nun (SAV) şemalini
hayalinde tasavvur etmesi ve hayalinde canlandırması gerekir. Kalbini
Resulullah (SAV) Efendimiz’in kalbine rabtetmelidir (bağlamalıdır). Feyz almak
için elzem olan usul budur. Ayet-i Kerime’leri bize Yüce Allah (CC)
Hz.leri’nden Peygamber (SAV) Efendimiz ulaştırmıştır. Kişiye gereken Resulüllah
(SAV) Efendimiz’i sevmesi, O'na (SAV) ve Allah'ın (CC) veli kullarına tabi
olmasıdır. Evliyaullaha uymak, Resulüllah (SAV) Efendimiz’e uymadan yapılamaz.
Müridin doğru yolda yürüyen şeyhinin, ahlak ve davranışlarını benimsemesi,
böylece Allah (CC) Hz.leri’nin rızasına ermeye çalışması gereği vardır. Çünkü
müridin mürşidine olan sevgisi, yalnız Allah (CC) Hz.leri içindir.
www.GAVSULAZAM.de
|
|