Sakın yaptığın işlerde ve
bulduğun manevi halde kendi gücünü görmeyesin. Bu hal kişiyi azdırır ve
YARATAN’ın (CC) rahmet nazarından uzak kılar. Sakın sözünü dinletme ve kabul ettirme
hevesine de kapılmayasın. Önce temeli at sonra üzerine binayı çık. Kalbini
derin kaz ki oradan hikmet pınarları fışkırsın, sonra ihlas ve iyi işlerle o
binayı yükselt. Bu işlerden sonra halkı o köşke davet et.
..........................................
Başkasında bulunan bir hatayı
defetmek istersen nefsinle yapma, imanınla yap. Kötülükleri ancak İMAN yıkar.
Bu durumda RABB’in (CC) sana işlerinde yardımcı olur. O (CC) kötülüğü yok etmek
için arkadaş olur, O (CC) kötülüğü ezer ortadan kaldırır. Eğer bir kötülüğü
nefsin için, halkın seni tanıması için ortadan kaldırmaya niyet edersen rezil
olursun. Her işte HAKK’ın (CC) rızası aranmalıdır.
..........................................
İSLAM gömleğin yırtık, İMAN
elbisen pis, kalbin cahil, için kederle dolu. Gönlün İSLAMİYET’e açık değil. İç
alemin harap, dışın mamur, bütün sayfaların günah karası. Sevdiğin ve
arzuladığın yalnızca dünya.
Kabir kapısı açık ve ahiret
sana doğru gelmekte. En kısa zamanda aklını başına topla, yalnız dünya azığı
toplamaktan vazgeç de ahiret azığını toplamakta acele et...
Sabırlı kulların bu dünyada
çektiği cefa, Yüce Allah’ın (CC) gözünden kaçmaz. Siz bir an olsun O’nun (CC) uğruna
sabır yolunu tutun, yıllarca ecrini alırsınız. Ömrü boyunca “Kahraman”
lakâbıyla gezen, onu bir anlık cesareti sonunda kazanmıştır.
..........................................
Ey evlad! Önce nefsine öğüt
ver, onu yola getir, sonra da başkalarını... Senin henüz ıslaha muhtaç hallerin
var, bunu sen de biliyorsun. Bunu bildiğin halde başkalarının islâhı ile
uğraşma yolunda nasıl başarılı olabilirsin? Gözlerin bir adım öteyi görmüyorken
körleri neyle yola getirme sevdasındasın?
..........................................
Size gereken, Yüce Yaratanı (CC)
sevmek ve O’ndan (CC) başka kimseden korkmamaktır. Ve bütün işleri onun
rızasını gözeterek yapmak... Bunlar “Kalp” le olur, dil gürültüsüne getirip
söze boğmakla olmaz. Sonra mihenk taşına vurulunca utanırsın. Kuru davaya kimse
inanmaz. Halk arasında söylediğin sözleri yalnız kaldığında söylüyormusun?... Aynı
duyguları tek başına kaldığın zaman da duyman mümkün oluyor mu?... İşte bunları
yapabiliyorsan mesele yok... Kapı önünde “TEVHİD”, içeriye girince “ŞİRK”,
yakışır mı? Bu, nifak, ikiyüzlülük alametidir, içi bozuk olmanın ta kendisidir.
Acırım sana, sözün kötülükten sakınma hakkında, kalbin ise fitne çıkarmaya
istekli. Şükrü dilinden bırakmıyorsun, ama kalbin daima itiraz halinde.
..........................................
Geliniz aşırı, uygun olmayan
arzularımızı bir yana atıp YARATANIMIZA (CC) koşalım. Bu yolda biraz perişanlık
çekelim. Ne olur sanki biraz zahmet çeksek? O’na (CC) vardıktan sonra bütün
çekilen sıkıntılar unutulur. İçimize ve dışımıza hükmeden nefsimizi HAK yoluna
çevirelim, Rabbimizin (CC) Elçisine, Sevgilisine (SAV) başvuralım, O’nun (SAV) eteğini
bırakmayalım.
..........................................
Bütün amacın yemek, içmek ve
arzularının tatmini olmasın. Bunların hepsi amaç değil, Yüce ALLAH’a (C.C.)
ulaşmak için birer araçtır. Bütün hedefin sana en çok gerekli olana ulaşmak
olmalı. Sana en gerekli olan ise YARATAN’ındır (CC). O’nu (CC) ara. Her şeyin
bir bedeli olur. Dünyaya AHİRET, yaratılmışlara ise bedel YARATAN’dır. Dünyayı
kalbinden atarsan yerini HAK (CC) alır. Yaşadığın günü ömrünün son günü bil,
işlerini ona göre ayarla. Bu duygu sana yeter.
..........................................
“ALLAH’tan (CC) başka ilah yoktur,” dediğinde
bir “DAVA” peşine düştün demektir. Her davada şahit isterler, şahidi olmayan
davasını kaybeder. Ayrıca bu uğurda gelecek her türlü sıkıntıya göğüs gerip,
sabır göstermek de birer şahid sayılır. Bunları yaparken İHLAS’lı olmak
gerekir.
..........................................
Hiçbir söz amelsiz ve ihlassız
kabul edilmez. Kainatın Efendisinin (SAV) yolu İHLAS’tan ibarettir.
..........................................
Dünyalık toplarken dikkatli
ol. Gece odun toplayan gibi olma. Elini uzattığında neyi alacağını önceden
kestirmelisin. Gece odun toplayan eline geçeceğini bilemez, seni de ona
benzetiyorum. Ayık ol, sonra felaket büyük olur.
..........................................
HAK’la (CC) çekişme, nefsin
için O’nu (CC) kötüleme, malın azaldı diye O’nu (CC) itham etme, insanlar sana
yüz vermiyor diye O’nu (CC) suçlama. Suçu kendinde ara. Her işin kendi keyfine
uygun olmasını istiyorsun, en büyük hüküm senin mi yoksa O’nun (CC) mu? Sen mi
fazla biliyorsun yoksa O’ (CC) mu? Merhametin O’nunkinden (CC) fazla mı?
Sen ve bütün yaratıklar O’nun (CC)
kuludur. Her şeyde yalnız O’nun (CC) hükmü geçer bunu sakın unutma.
..........................................
YARATAN’ın (CC) rızasına erme
yolunda yapmacık hareketler fayda getirmez, bu yolda yersiz arzu ve boş temenni
ile yürünmez. Hele içi başka dışı başka birinin eline hiçbir şey geçmez. Bir de
yalancılık ortaya çıkarsa felaket o zaman başlar. Eğer bu hallerin azı sende
varsa hemen tevbe et ve tevbeni bozma. Tevbe etmekten ziyade, tevbeyi bozmamak
esas hünerdir.
..........................................
Böbürlenmeyi bırakın, Yüce
ALLAH’a (CC) karşı büyüklük satmak da neymiş? Kullara da kibirli davranmayın,
haddinizi bilin. Varlığınıza tevazuyu yerleştirin. Önceden ne olduğunuzu
düşünün; bir damla su.
Sonrası ne olacak malum...Bir
hendeğe yuvarlanacak bir ağırlık. Hali böyle olana büyüklük taslamak yaraşır
mı?
Hırsa kapılmayın, kötü arzular
sizi esir etmesin. Dünyalık adamların kapısını aşındırmayın. Ezilip büzülerek
onlardan dünyalık dilenmek size yakışmaz, sabırla doğru yoldan nasibini arasan
daha iyi olmaz mı? Ya bir de yaptığın dilenciliğin sonu boşa çıkarsa... Sevgili
Peygamberimizin (SAV): “En büyük belâ, nasibte olmayanı aramaktır,” buyruğunu
hiç duymadın mı? Nasibte olmayanı kullar hiçbir zaman veremez. Dünya
oğullarının buna hiçbir zaman gücü yetmez.
..........................................
Ey ilim iddiasında bulunan,
hani ağlaman? Yüce ALLAH’ın (CC) korkusundan gözlerin yaşarıyor mu? O’ndan (CC)
korkman ve günahları itirafın nerede? Nefsinle cenk etmek ve onu terbiye etmek
yok mu? O’nu HAK (CC) tarafına çağırman nerede?
Bunların hiçbiri sende yok.
Bütün derdin kasa, masa, yemek ve eğlenmek. Aklını başına al. Dünyadaki
nimetlerden sana gelecek bir kısmetin varsa gelir, üzülme içini ferah tut.
Bekleme yükünden kurtulursun, hırsın ağırlığı seni yormaz. Eğer bu şekilde
davranmazsan, bütün bu uğraşmalarından sana ne kalacak dersin? Sadece bir yorgunluk
ve ağır bir hesap...
..........................................
Doğruluk olmadan bilginin sana
ne yararı dokunur? Doğruluğun olmadığı için bilgi sana bela olur. Öğrendin,
namaz kıldın, oruç tuttun sebebi sana mal versinler, iyiliğini görsünler, seni öğsünler
oldu. Sana yakışır mı bu düşünceler?
Farzet ki halkın sana ilgisi
arttı, bunun ölüm anındaki sıkıntıya faydası olur mu acaba? Seni sevenlerle
aranda uçurumlar olacak o anda. Topladığın malları başkaları paylaşacak, hesabı
ve cezası da sana kalacak.
..........................................
Yazık sana! Cehennemlik işleri
yaparken cenneti umuyorsun. Geçici şeylerle avunuyor onları seviyor ve senin
sanıyorsun. Ama yakında elinden alacaklar.
Yaratan (CC) hayatı sana
emanet olarak verdi, O’nun (CC) rızası yolunda yaşamanı emretti. Sen ise kendi
isteğin, heveslerinin peşinde hayatını tükettin. Sana verilen zenginlik, makam,
sıhhat birer emanettir. Bütün bunları YARATICININ (CC) rızasına uygun yolda
kullan.
..........................................
Ey evlad! Ana rahminde seni
kim besledi? O halde iken ne kadar acizdin, bu hale seni getiren kim? Sen ise
kendi varlığına ve halka dayanmaktasın, parana, mevkine, bilgine güveniyorsun.
Güvendiklerin bugün var yarın yok olabilirler. Yüce ALLAH’tan (CC) başka her
kime güveniyor veya kimden korkuyorsan o senin ilahındır. Yakında bütün
güvendiklerin yok olur kullarla aran açılır, sana karşı kalpleri katılaşır,
kapıları yüzüne vururlar seni kapı kapı dolaştırırlar. Çağırsan yardımına koşan
olmaz.
Bütün bunlara sebeb Hak’tan (CC)
başkasına güvenmiş olman, O’nun (CC) nimetlerini başkalarından bilmiş olmandır.
..........................................
Yüce ALLAH’ın (CC) dininde
olmayan şeyleri yapmaya çalışma. Elinde iki şahit olsun; biri KUTSAL KİTABIMIZ,
diğeri SÜNNET-İ RESULALLAH (SAV). Bunlar seni RABBİNE (CC) ulaştırır. Ama sen
bu şahitleri bırakıp nefsinin peşinden gitmeye devam ediyorsun. Elinde iki
şahidin var; biri zayıf aklın, diğeri de şahsi arzun. Şüphesiz bunlar seni
ateşe iter. Firavun gibilerin arasına katar.
..........................................
Ey içi bozuk, yakında
öleceksin, öldükten sonra yaptıklarına çok pişman olacaksın ama çok geç...Dilin
güzel söze alıştığı için konuştu ve aldandı, ama kalbin hiçbir şeyden anlamaz
bir halde. Bu durum seni kurtarmaz. Güzel konuşmayı kalb yapmalı, yalnızca
dilin iyi söz söylemesi faydasızdır.
Ey ALLAH (CC) yolcularını
bulamayan! Varlığını ve yaratılmışları HAK (CC)varlığına perde eden kişi; ağla,
başkasına bir ağlarsan kendine bin defa ağla.
..........................................
Rabbimiz (CC)! Alan değil,
veren ellerin Affedici olduğu için affedilenlerin, Hak (CC) ile doğan, Hak (CC)
ile yaşayan, Hak (CC) ile ölenlerin ve sonsuz hayatta yeniden doğanların safına
katılmayı bizlere nasip et... Âmin...
www.GAVSULAZAM.de
|