HZ. RESUL (SAV) EFENDİMİZ'İN İMAM-I ALİ (KV) HZ.LERİ'NE VASİYYETİ

 

“Ey Allah (CC) Hz.leri’nin arslanı olan Ali! Şecaat ve kuvvetine sığınma, seni yoldan şaşırtmayacak bir aklı kâmilin eteğine sarıl. Onun gölgesi altında yürümekle Peygamberlere varis ol, kıyamete kadar o aklı kâmilin evsafını sana söylesem bitmez. Çünkü onun vasfı, namütenahi olan Allah'ın (CC) vasfı demektir. Ey Ali! Aklı Kâmilin gösterdiği yoldan sakın dışarı çıkma. Çünkü onun yolu Allah (CC) Hz.leri’ne vuslat yoludur. Her kim ki, aklı kâmilin gösterdiği yoldan sapar, kendince yaptığı taata itimat gösterirse, Allah CC) Hz.leri’nin kahr ve gazabına kendini teslim etmiş olur. Ey Ali (KV)! Sen kendine, kendi ilmine, kendi büyüklüğüne güvenmeyip, koca Ulül-Azim Musa’nın (AS), Hızır’a (AS) tabi olduğu gibi, Akl-ı Kâmile himmet ve itaatla ondan istifadeye çalış.

 

Hayatı

Tarikatı Telkin Alması

Hz. Resul'ün (sav) O'na (kv) vasiyyeti

Şehadeti

Menkibeleri

Hikmetli Sözleri

Hakkındaki Hadis-i Şerifler

 

 

 

Ey Ali (KV)! Zatım zatı hakta, sıfatını sıfatı hakda, efalini efali hakda fani kılmak üzere aklı kâmile sarıl. Ona mubayaa eden kimse, Allah CC) Hz.leri’ne bayaa etmiş olur.”[1]

İmam-ı Ali (KV) Hz.leri Nebiler Nebisi’ne (SAV): “Ya Resûlallah! Beni Allah'a (CC) ve yolların en yakınına ve en kolayına ve Allah (CC) yanında en efdali olanına delalet et.” dedi. Resûl-i ekrem Efendimiz de (SAV): “Benim ve benden önceki Peygamberlerin söylediklerimizin efdali "Lailaheillallah"dır. Ya Ali yanıma otur, dizini dizime getir. İki gözünü kapat ve benden üç kere dinle ve sonra sen üç kere söyle, ben dinleyeyim.” buyurdu. Sonra Peygamberimiz (SAV) gözlerini kapatıp yüksek sesle üç kere "Lailaheillallah" dedi. İmam-ı Ali (KV) Hz.leri dinledi. Sonra İmam-ı Ali (KV) Hz.leri O’nun gibi söyledi. Resûlüllah Efendimiz (SAV) dinledi. İşte zikir telkininde İmam-ı Ali (KV) Hz.leri’ne aşikare, (Kadiri Saliklerinin silsilesinin birinci İmamına) zikri telkin etti.[2]

Görüldüğü gibi bizzat Efendimiz İmam-ı Ali (KV) Hz.leri’ne bu şekilde zikir telkin etmiştir. Yine imamı İmam-ı Ali (KV) Hz.leri Nebiler Nebisi’ne (SAV) sordu: “Ya Resülüllah! Allah (CC) Hz.leri’ne yolların hangisi en yakındır ve kullara en kolay ve Allah (CC) Hz.leri’nin yanında en efdali hangisidir?” Resulullah (SAV) Efendimiz cevaben buyurdu: “Ya Ali! Halvetlerde yani tenhalıklarda Allah-ü Teâlâ Hz.leri’nin zikrine devam etmeyi sana tavsiye ederim.[3]

İşte telkin hakkında varid olan hadisi serif ve rivayetler mezkur şekilde cereyan etmiş olmakla beraber Emirülmü'min İmam-ı Ali (KV) Hz.leri zikir ve tarikat kapılarını açmış bulunuyor.[4]

Nebiler nebisi Efendimiz (SAV) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurur: “Ben ilmin şehriyim, Ali kapısı ve kapıcısıdır.”[5]

Tasavvufun yayılma suretine ve on iki tarikatın açılma sebebine gelince Sufiyye Efendilerimiz (Allah (CC) Hz.leri sırlarını takdis etsin) beyan ve izah etmek üzere buyuruyorlar ki, Aleyhisselatü Vesselam Efendimiz talim ve telkin hususunda Cenab-ı Zülcelal Hz.leri’ne vaki olan arzı niyazı üzerine emri Sübhani şöyle varid oldu: “Habib-i Zişanın cariyarından her birinin tecelli ve istidatlarına (mizaçları yaratılış kabiliyetleri) göre talim ve telkini zikrediniz ki feyziyab olalar” ve hakikatte cariyarın her birine başka bir surette telkin buyurularak ikmali seyri Sülük eylemişlerdir. Diğer sahabe-i Kiram (Allah onlardan razı olsun) aynı veçhile tekmili süluk edip Kemal bulmuşlardır. On iki İmam’a gelince, bunlardan dördü Ebubekir Sıddık (RA) Hz.leri’nin yolundan ve sekizi de İmam-ı Hüseyin (Şah Şehidi Kerbela’nın) tarikatinden Seyri Sülük görmüşlerse de her birisi tecelliyatı Sübhaniyyeye mazhar olup saliklerine ol veçhile talim ve telkin buyurduklarından on iki tarik zuhura gelmiştir. Binaenaleyh bunlardan başka olanlar bunlardan ayrılıp bunların kolları, şubeleri meydana gelmiştir. Fakat ta Hz. Pir Gavsul Azam Piri Geylani (Allah cc. Hz.leri sırrım takdis eylesin) Efendimiz’e gelinceye kadar ekser tarikler on iki İmam’ın tariklerinden ziyade Nebiler Nebisi’nin (SAV) tarikleriyle Seyrü Sülük edegelmislerdir.[6]

Alemlerin Efendisi (SAV) mümine hatunların şefaatçisi cennet gençlerinin efendilerinin nur annesi Fatımatüzzehra (RA) Hz.leri’ni İmam-ı Ali (KV) Hz.leri’ne nikahladığı zaman Fatımatüzzehra (RA) Hz.leri pederi nebiler nebisine buyurdu ki: “Beni hiçbir nesnesi olmayan fakir bir kimseye nikahladın.” Nebiler Nebisi (SAV) buyuruyorlar ki: “Ya Falıma! Sen erine razı olmazmısın? Şunu iyi bil ki, Allah-ü Tebareke ve Teâlâ Hz.leri yer ehlinden ancak iki kimseyi ihtiyar etti. Birisi senin babandır, birisi de senin erindir.” Zira İmam-ı Ali (KV) Hz.leri silsilenin Nebiler Nebisi’nden (SAV) sonra Birinci İmamı ve velisidir. Fil hakika İmam-ı Ali (KV) Hz.leri’nin faziletleri hakkında birçok hadis vardır.

İlmin kapısı ve kapıcısı çeşitli gazvelere katıldı ve nice zaferler elde etti. Nebiler Nebisi’nin (SAV) irtihaline kadar hiç yanından ayrılmadı. Nice yüz bin nasipsiz kâfir ve münafıkların kellesini vurdu. Nice hikmet incileri devşiren Cenab-ı Resûlüllah (SAV) Efendimiz’in nurlu yoluna çok büyük hizmetler eden İmam-ı Ali (KV) Hz.leri’nin nihayet şu köhne dünyadan gitme, göç etme zamanı gelmiştir.

www.GAVSULAZAM.de


[1] T. Ahlk. 2.Cilt S. 299-300.

[2] Yusufil Kürani  ve diğer sahabenin sahih sanet ile rivayet ellikleri Hadisi Şerif , Buhari ve Müslim

[3] Kitab-ül Kalad’ül Cevahir Fi Menakibi Şeyh Abdulkadir S. 17

[4] Şarani El Envarül Kudsiyye

[5] Taberani El Mücemul kebirde İbn Abbas’dan Tirmizi ve Ebu Nuaym de Hz. İmam-ı Ali (KV) Hz.leri’nden rivayet etmişlerdir. Keşfül Hafa 1203

[6] Zikir Makamları  S. 16.

 

İMAM-I ALİ (KV) HZ.LERİ

İMAM-I HASAN (RA) HZ.LERİ

İMAM-I HÜSEYİN (RA) HZ.LERİ

İMAM-I ZEYNEL ABİDİN (RA) HZ.LERİ

İMAM-I MUHAMMED BAKIR (RA) HZ.LERİ

İMAM-I CAFER-İ SADIK (RA) HZ.LERİ

İMAM-I MUSA-İ KAZIM (RA) HZ.LERİ

İMAM-I ALİ RIZA (RA) HZ.LERİ

İMAM-I MUHAMMED TAKİ (RA) HZ.LERİ

İMAM-I ALİ NAKİ (RA) HZ.LERİ

İMAM-I HASEN-İ ASKERİ (RA) HZ.LERİ

İMAM-I MUHAMMED MEHDİ (RA) HZ.LERİ

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

©2003-2004 GAVSULAZAM.de