Müslümanın özrünü red etmek mekruhtur.
Hadis-i şerifde: “Müslüman kardeşinin özrünü kabul etmemek günah olur.”
buyuruldu. Özrü kabul etmek ve kusurları afv etmek, Allah-ü Teala (CC)
Hz.leri’nin sıfatlarındandır. Böyle olmayan kimseye, Allah-ü Teala (CC) Hz.leri
gadab ve azab eder.
Nebiler Nebisi (SAV) Efendimiz şöyle
buyurdular: “Kişi, kendisinden özür dilemeye gelenin özrünü kabul etmezse, (kıyamet
gününde su içmek üzere benim Kevser) havuzuma gelemiyecektir.”
“Ananıza babanıza ihsan ederseniz,
çocuklarınız da size ihsan eder. Din kardeşinin özrünü kabul etmiyen, kevser
havzından içmeyecektir.” buyuruldu. Bu hadis-i şerif, din kardeşinin kötülük
yapdığını ve özrünün yalan olduğunu bilmiyen kimse içindir.
Özürde bulunmak üç Türlü olur: “Niçin
yaptım?” Veya “şunun için yaptım.” Demek, “Keşke yapmasaydım” demek veya “yaptım,
bir daha yapmam” demek. Yahut yapmadım diyerek inkar etmektir. “Yaptım, bir
daha yapmam” demek, tevbe olur. Mü’min, afv etmesi için özür dilemesini bekler.
Münafık, ayıbların ortaya çıkmasını ister.
Hadis-i şerifde, “İffet sahibi olunuz.
Çirkin şeyler yapmayınız. Kadınlarınızı da, afif (affolunan) yapınız.” ve “İffet
sahibi olursanız, kadınlarınız da afif olur.”
Çünki, bunun özrünü red etmek müslümana
su-i zan etmek olur. Yalan söylediğini bilerek özrünü kabul etmek, afv olur.
Afv etmek, vacib değil, müstehabdır.
İbnu Ömer Hz. Resulullah’tan şöyle
anlatıyor: “Resulullah (SAV) Efendimiz şöyle buyurdu: ‘Allah’ın (CC) zikri
dışında kelamı çok yapmayın. Zira, Allah’ın (CC9 zikri dışında çok kelam, kalbe
kasvet (katılık) verir. Şunu bilin ki, insanların Allah’a (CC) en uzak olanı
kalbi katı olanlardır'.”
www.GAVSUALAZAM.de
|