Hz. Ebu Hureyre (RA) anlatıyor:
“Resülullah
(SAV) buyurdular ki: ‘Çok gülmeyin, çünkü çok gülmek kalbi öldürür’.”
**************************
Bera (RA) anlatıyor: “Biz Resulullah’la (SAV) birlikte bir cenazede beraberdik. Resulullah
(SAV) kabrin kenarına oturup ağladılar, öyle ki (göz yaşlarıyla) toprak
ıslandı. Sonra da: ‘Ey kardeşlerim İşte (başımıza gelecek) bu aynı (ölüm
hadisesi) için iyi hazırlanın.’ buyurdular.”
**************************
Abdullah İbnu Mes’ud (RA) anlatıyor:
“Resülullah
Aleyhissalatu Vesselam buyurdular ki: ‘Sinek başı kadar bile olsa, gözünden
Allah (CC) korkusuyla yaş çıkan ve bu yaşı yanak yumrusuna değecek kadar akan
hiçbir mü’min kul yoktur ki, Allah (CC) onu (ebedi) ateşe haram etmesin!’.”
**************************
Gözyaşı hakkında Nebiler Nebisi (SAV)
Efendimiz şöyle buyuruyor:
“Allah
(CC) Hz.lerinin korkusundan göz yaşları akıtmam, bence ağırlığımca altın sadaka
olarak fakir ve yoksullara vermemden daha değerlidir. Çünkü Allah (CC)
Hz.lerinin korkusundan ağlayıp da yere bir damla göz yaşı akıtan kimseyi
Cehennem asla yakmaz.”
**************************
Hz. Resulullah (SAV) başka bir yerde de
şöyle buyurmaktadır:
“Ümmetimin
cennete girmesine sebep olacak en önemli şey ilahi takva ve güzel ahlaktır.”
**************************
Nebiler Nebisi (SAV) Efendimiz Yine şöyle
buyuruyor:
“Kişinin
Allah (CC) Hz.lerinin korkusundan tüyleri ürperdiğinde, tıpkı son baharda
ağaçların yaprakları döküldüğü gibi, ufak tefek günahları bir bir dökülür.”
**************************
Peygamber (SAV) Efendimiz şöyle buyuruyor:“Kıyamet
koptuğunda kişi hesap vermek üzere Allah’ın (CC) huzuruna çıkınca kendisine
amel defteri verilir. Kişi de orada kötülüklerini dünyada iken işlediklerinden
fazla olarak görür ve şöyle itiraz eder: ‘Allah'ım (CC)! Bu kötülüklerin
hepsini ben işlemedim.’ Ardından Ulu Allah (CC) Hz.leri de şöyle cevap verir:
‘Ey Kulum, sen itiraz ediyorsun. Fakat benim bunları ispat edecek şahitlerim
var.’
Bunun
üzerine sağına soluna bakan kişi sözü geçen
şahitlerden hiç birini göremeyince şöyle sorar: ‘Ey Rabbim (CC)! Hani
şahitler nerede?’ Bu sorunun ardından
Ulu Allah (CC) HZ.leri kişinin azalarına sahibi hakkında şahitlik etmelerini
emreder. Sırasıyla azalar şahitlik etmeye başlarlar.
KULAKLAR: ‘Biz şu kötü sözleri duymuştuk.’
GÖZLER: ‘Biz şunları şunları görmüştük.’
DİL: ‘Ben şöyle şöyle söylemiştim.’
ELLER
VE AYAKLAR: ‘Bizler falan falan
kötülükleri işledik.’
TENASÜL
ORGANI: ‘Ben zina ettim.’
Şahitlerin
böylece şahitlik etmelerinden sonra kul, şaşırıp kalır. Kendi kendine ‘Ben
onları cehenneme attırmamak için uğraşırken, onlar da beni oraya sokturmaya
çalışıyorlar’, der.
Şahitlerin
dinlenmesi bittikten sonra Ulu Allah (CC) Hz.leri kulun cehenneme atılmasını
emreder. Tam cehenneme götürüleceği sırada sağ göz kirpiklerinden biri ortaya
atılarak, ‘Ey Rabbim (CC) benim de söyliyeceklerim var, müsaade ederseniz söyliyeyim.”
der. Ulu Allah (CC) Hz.leri de, ‘Buyurun konuşun.’ diyerek izin verir:
KİRPİK
ŞÖYLE KONUŞUR: ‘Ey Rabbim
(CC)!... Sen, -Allah korkusundan ağlıyarak göz yaşı döküp de bir kirpiğini
ıslatan kulumu muhakak ki cehennem ateşinde yanmaktan kurtaracağım-, dememişmiydin?’
Ulu
Allah (CC) Hz.leri de, ‘Evet demiştim.’ buyurarak karşılık verir. Bu karşılığı
alan kirpik konuşmasına şöyle devam eder:‘Ey
Rabbim (CC), ben şahitlik ederim ki, şu günahkar kulun senden korkusundan
ağlıyarak öylesine göz yaşları döktü ki, beni ırmak ırmak sulara boğdu.’
Bunun
üzerine Ulu Allah (CC) Hz.leri kulunun Cennete götürülmesini emrettikten sonra
şöyle seslenir..: ‘Dikkat, Beni dinleyin!’
Falan
oğlu filan Allah (CC) korkusundan ağlayarak ıslattığı bir kirpiğin şehadetiyle
Cehennemi boylamaktan kurtulup Cennete girmiştir’.”
**************************
Resulullah (SAV) Efendimiz bir Hadisi
şerif’lerinde buyururlar ki:
“Kalbi
mahzun olanları şüphesiz ki Allah (CC) sever.”
Fakat biz insanlar hiç ağlamak istemeyiz.
Hep neşelenmek isteriz. Çünkü nefsimiz öyle ister. “Rahat arayayım.” demek hatadır, çünkü dünya yaşama yeri değildir.
**************************
Kıyamet koptuğunda cehennem dağlar gibi
ateş kıvılcımları parlıyarak Muhammed (SAV) ümmetinin üzerine doğru hücuma
kalkar. Bu durumu gören sevgili Peygamberimiz (SAV) bu ateş kıvılcımlarını
savmaya çalışıp çabalarsa da muvaffak olamayınca Hz. Cebrail’e (AS):
“Ey
Cebrail (AS)! Gel, Cehennem ateşi Ümmetimi yakmak için baskına geçti.” Diye seslenir.
Sesi duyan Hz. Cebrail (AS) elinde bir
kadeh suyla çıkagelir. Ve suyu Peygamber (SAV) Efendimize vererek:“Ey
Allah’ın (CC) Elçisi (SAV)!Bu suyu al da yükselen ateş kıvılcımları üzerine
serp.” diye seslenir. Sevgili Peygamberimiz (SAV) de suyu serpince daha o
saatte ateş sönüverir.
Ardından Peygamberimiz (SAV) şöyle
buyurur:“Ey
Cebrail (SAV)! Bu ne biçim sudur ki ateşi birden söndürüverdi. Böylesine bir su
hiç görmedim.”
Cebrail (AS) da şu karşılığı verir:“Bu
su,tenha yerlerde Allah(CC HZ)lerinin korkusundan ağlıyan Ümmetinin akıttığı
göz yaşı sularıdır. Ulu Allah (CC) Hz.leri bana o suları biriktirip muhafaza
ederek Ümmetinin ihtiyacı olacağı bugüne saklamamı emretmiştir.”
**************************
Nebiler Nebisi (SAV) buyurdu ki:
“Ağlıyamıyorsanız
ağlamaya çalışın.”
**************************
Nebiler Nebisi (SAV) buyurdu ki:
“Ya Ali (KV)! Kıyamet günü, üç gözden
başka her göz ağlayacaktır; Allah (CC) yolunda geceleri yatmayan göz, Allah’ın
(CC) haram kıldığı şeylere bakmayan göz ve Allah korkusundan ağlayan göz.”
www.GAVSULAZAM.de
|