Rüyamda, mescide benzer bir yerde bulundum. Orada, her şeyden elini çekmiş insanlar vardı. Kendi kendime; bir zatı kastederek şöyle dedim:

- “Eğer o bunlar arasında olsaydı, bu hallerini islah ederdi…”

O cemaat etrafıma toplandı. Bana:

- “Niçin konuşmuyorsun?”

Diye sordu, ben de şöyle dedim:

- “Eğer konuşmaya razı ederseniz konuşurum.”

Sonra onlara şöyle bir konuşma yaptım:

- “Halkı bırakıp hak yolu tuttuğunuz zaman halktan dilinizle bir şey istemeyin.”

Devam ettim:

- “Buna muvaffak olursanız, kalbinizle de bir şey istemeyin. Çünkü kalble istemek, dille istemek gibidir.”

Biliniz ki Allah-ü Teala (CC) her an bir iş yapar, bozar, yeniden yapar… Yükseltir, alçaltır…

Bir kısım velileri en yüksek dereceye çıkarır, diğer bir kısmı en aşağı tabakaya indirir.

Yüksektekilerin korkusu aşağıya düşmektir… İstedikleri de bulundukları halde kalmaktır.

Aşağıdakilerin korkusu da, bulundukları halin devam etmesidir. İstedikleri ise daha yüksek makama çıkmaktır… Bunları söyledim sonra uyandım…

 

Kaynak: Gavsulazam Abdulkadir-i Geylani (KSA), Fütûh-ul Gayb (Gizliden Sesler)

                           Her hakkı mahfuzdur... 2003-2005, WWW.GAVSULAZAM.DE