- “Ben Allah’a (CC) dua etmem.” Deme, sonra nasıl olsa gelecek
gelir; gelmiyorsa olan da gelmez gibi sözlerini de bir mazeret olarak gösterme.
Bunlar boş sözdür. Daima dua et. Dua etmek bir vazifedir, görevdir; kulluk
icabı sayılır. Dünya ve âhirete ait işlerin için Allah’a (CC) yalvar, dua et ve
iste. Haram olmayan, ahlakına bir zarar vermeyecek olan her şeyi O’ndan (CC) talep
et. Çünkü Cenab-ı Hakk (CC) bizi dua etmeye teşvik ediyor, emir veriyor:
- “Bana dua edin, icabet ederim. Allah’ın (CC) güzel nimetlerini isteyin,
ama o nimetleri birbiriniz için böbürlenme vesilesi yapmayın.”
Dua üzerine Peygamber (SAV)
Efendimiz havli emirler vermiştir. Ümmetini dua etmeye teşvik etmiştir.
Bunların birkaçını zikretmek yerinde olur:
- “Kabul olacağına inanarak dua edin. Allah’a (CC) yalvaracağınız zaman
ellerinizi açınız.”
İş bu Hadis-i Şerifler senin; “dua etmeye lüzum yok. Etsem de gelir
etmesem de.”
Şeklinde söylediğin sözlerin
yersiz olduğunu gösteriyor.
Daima Allah’tan (CC) iste.
Kısmetinde varsa gelir; bu geliş senin imanını arttırır. Duaya alıştığın için
halka yüz suyu dökmekten de kurtulursun. Şayet kısmetin değilse yine duan iyi
olur, Allah’a (CC) imanın olduğu anlaşılır. Ayrıca bütün hallere karşı sende
bir uysallık olur. Asabiyete kapılmadan işlerin kolaylıkla hal yolunu bulursun.
Borçlu isen kolaylıkla ödeme yollarını ararsın. Sakin olduğun için herkesin
itimadını kazanırsın. Çünkü imanlısın, işlerini Allah’a (CC) bırakıyorsun.
Yaptığın duaya dünyada
karşılık verilmese bile ahirette bol ecir alırsın. Günahların, hataların
bağışlanır. Allah (CC) kullarına bol ihsanlar yapandır. Acır, dualarını kabul
eder.
Duanın kabul olunacağı
muhakkaktır. Ya bu alemde ya öbür alemde karşılığı görülür.
Peygamber (SAV) Efendimiz bir
Hadis-i Şerifinde şöyle buyurur:
- “Kıyamet günü imanlı kimse amel defterinde birçok iyi işlerin mükafatı
şeklinde bazı şeyler görür, hayret eder. Sonra ona sorulur:
- ‘Bunları biliyor musun?’
Haliyle bilmez ne olduğunu:
- ‘Bilmiyorum…’
Der. Buna karşılık ona şöyle anlatılır:
- ‘İşte bunlar senin dünyada dua
yoluyla istediğin şeylerin karşılığıdır. Kaderinde olmadığı için orada
verilmedi; burada onların mükafatını alıyorsun’.”
Her iman sahibi Allah’a (CC) dua
eder… İman sahibi, Yaradanını (CC) her zaman anandır. Her hakkı yerine getiren
iman sahibidir.
Sonra dua eden bilir ki her
şeyi veren Allah’tır (CC).
Dua eden kibirli değildir.
İşte bundan ötürü dua iman sahibinin huyları arasında olmalıdır.
Ehl-i iman, duadan
kaçınmamalıdır.
Kaynak:
Gavsulazam Abdulkadir-i
Geylani (KSA),
Fütûh-ul
Gayb (Gizliden
Sesler)
|