|
|
|
|
Dua, kulun ümit dalı ve Rabb'ine
(cc) bağlılığının en güzel
ifadesidir. Dua, mümin
için eşi bulunmaz bir
silah, ümit gecesinde hayırlı
bir sabah, bela, şiddet ve felaket
çemberinden kurtuluş
ve ferahtır.
Dua , kulun şerefini artıran,
iki alemde de yüzünü
ak eden bir güzellik bulutu
halinde rahmet katrelerini gönül
toprağına döken en hayırlı
şeydir.
|
|
|
|
|
Dua’da Tevhid’den amaçlanan şudur: Bir İnsanın kendi ihtiyaç ve
hacetlerini yalnız Allah-ü Teala’dan (CC) istemesidir. Allah (CC) insanın
yaratıcısı ve insanın faydasına olacakları veya zararını giderecek güce ve
kudrete sahiptir.
İhtiyaçlı ve muhtaç insan, kendisinin ihtiyacının giderilmesini
hissettiği zaman iki halden birine sahiptir.
1- Gerçekten kendisini ihtiyaçlı ve muhtaç bir durum
da hisseden İnsanın, Allah-ü Teala’nın (CC) zatından başka hiçbir şeye
teveccühü yoktur. Ve yalnız Allah’ı (CC) fayda ve zararın asıl faktörü bilmekte
ve ondan başkasına teveccüh etmemektedir. Bu halde etmiş
olduğu dua hakidir ve duada tevhidin manasıda budur.
2- Bu konuda şöyle de diyebiliriz; Allah-ü Teala (CC)
mutlak ihtiyaçsızdır ve O’ndan (CC) başka
herşey ihtiyaçlıdır. Kişinin gafleti sebebiyle Allah’a (CC) teveccühü
yoktur, fakat aslında Allah’ı (CC) kendi
yaratıcısı ünvanıyla kabul etmektedir. Bu iki durumda eğer, Allah’a (CC) zorda
kalması ve yoksulluk üzerine dua ederse, bu gibi dua hakiki bir dua değildir.
Ve duadaki tevhid’in manası kesinlikle konunun tam tersidir.
www.GAVSULAZAM.de
|
|